Dün akşam bir arkadaşım geldi biz de Nuri'yle oturmuş hangi kurslara gidelim diye bakıyoruz. Şu sıralar kurs hevesimiz depreşti bulduğumuz kurslara gidiyoruz iki boş gezen olarak. Bu arkadaşımın suratından düşen bin parça iki günlüğüne İstanbul daymış da bir seminere gelmiş kişisel gelişim mi dedi hayatınızın kontrolü mü öyle bir şey. Nuri kendi dairesine indi sorunlu insanların olduğu yerde duramaz o bunalır bu başladı anlatmaya.
"Ben çok özveriliyim hep kendimden veriyorum, çok anlayışlıyım, çok sabırlıyım kaybediyorum, kıymetim bilinmiyor. Ben harika bir insanım, yaşadığım yerde herkes beni tanır bana hayrandır ama kocam bak neler yaptı oysa ki ben ben ben ben ben..." Cümleler benle başlıyor benle bitiyor. Ben de bilirim ki her olayın birkaç tarafı vardır kocasına sorsak belki yaka silkecek ve çok bencil hep kendinden bahsediyor diyecek. Bu baya kararmış, üzgün ama kendince yerden göğe kadar haklı. Bir de İstanbul'a her gelişinde kaçamak yapar kendi yaşadığı kentte yapamıyor sonra bu adamlardan biri bile geri aramadı diye hayıflanır bana sorar Marin neden bunlar beni aramıyor diye. Ben de vaktiyle erkek bir kez aldı mı hevesi kaçıyor demiştim ama karşımdaki vaka daha derin bir sorunsalı ihtiva ediyor. Osmanlıca kursuna da başlasam mı ki? Neyse...
-Canan'cığım hiç düşündün mü sorunun bir kısmı da sende olmasın?
-Nasıl yani olamaz tabii. Benim gibi birini bulmuş da ben onun için neler yaptım biliyorsun.
-Hepimiz ilişkilerimizde kendimizden veriyoruz bu böyle yürüyor ben de Cihan'layken...
Lafı ağzıma tıkadı asla başkasının sorunlarını dinlemez dert ortağı olmaz bu şahıs varsa yoksa kendisi hep kendisi anlatacak kendisi konuşulacak.
-Beni biliyorsun hayranlarım var elit bir insanım o ise beni basit karılarla aldatıyor.
-Sen de onu aldatıyorsun.
-Onun yüzünden beni yalnızlığa o itti yoksa ben öyle biri değilim ama benimle yeterince ilgilenmiyor.
-Sürekli ben ben dediğinin farkında mısın? Başka kimseyi dinlemiyor konuşturmuyorsun. Belki de adam o basit dediğin kadınlarla konuşabildiği için onlarladır.
-Nasıl yani?
-Bu gittiğin seminerlerde paranızı alıp size ne veriyorlar bilmiyorum ama ben olsam sürekli kendini düşünmeyi ve kendinden bahsetmeyi kes de biraz da etrafındakileri dinle derdim. Sen sadece kendine odaklamışsın başka kimseyi görmüyorsun. Muhtemelen kaçamak yaptığın adamlarla da aynı şey oluyor benle başlayan cümlelere boğuyorsun adamları onlar da seni bir daha aramıyorlar.
-Ben bencil bir insan değilim.
-Bencillik değil ben merkezcilik bu. Dünya senin için var sanıyorsun ama öyle değil başkalarını da dinle onların sorunlarına da çare ol olamasan da yanında ol. Herkes senin için yaşamıyor. Konu sen olunca konuşuyorsun başkası olunca konuyu kendine getiriyorsun.
-Bilmiyorum sanmıyorum BENİM! randevum var geç kalıyorum.
-Bu sefer kendinden ve sorunlarından daha az bahset belki uzun süren bir ilişki olur.
Söylediklerime bozulup gitti ama söylediklerim gerçekti bu adam da onu aramayacak yatacak bu nasıl kadın ben neye denk geldim deyip kaçacak ya da beni dinleyip karşısındakinin kendisi için var olan biri değil de bir birey olduğunu hatırlayıp ona göre davranacak seçim onun.
O değil de ben asıl yaşam ve ilişki koçluğu kursuna gideyim baya gelecek var bende seminerlerim olay olur...
"Ben çok özveriliyim hep kendimden veriyorum, çok anlayışlıyım, çok sabırlıyım kaybediyorum, kıymetim bilinmiyor. Ben harika bir insanım, yaşadığım yerde herkes beni tanır bana hayrandır ama kocam bak neler yaptı oysa ki ben ben ben ben ben..." Cümleler benle başlıyor benle bitiyor. Ben de bilirim ki her olayın birkaç tarafı vardır kocasına sorsak belki yaka silkecek ve çok bencil hep kendinden bahsediyor diyecek. Bu baya kararmış, üzgün ama kendince yerden göğe kadar haklı. Bir de İstanbul'a her gelişinde kaçamak yapar kendi yaşadığı kentte yapamıyor sonra bu adamlardan biri bile geri aramadı diye hayıflanır bana sorar Marin neden bunlar beni aramıyor diye. Ben de vaktiyle erkek bir kez aldı mı hevesi kaçıyor demiştim ama karşımdaki vaka daha derin bir sorunsalı ihtiva ediyor. Osmanlıca kursuna da başlasam mı ki? Neyse...
-Canan'cığım hiç düşündün mü sorunun bir kısmı da sende olmasın?
-Nasıl yani olamaz tabii. Benim gibi birini bulmuş da ben onun için neler yaptım biliyorsun.
-Hepimiz ilişkilerimizde kendimizden veriyoruz bu böyle yürüyor ben de Cihan'layken...
Lafı ağzıma tıkadı asla başkasının sorunlarını dinlemez dert ortağı olmaz bu şahıs varsa yoksa kendisi hep kendisi anlatacak kendisi konuşulacak.
-Beni biliyorsun hayranlarım var elit bir insanım o ise beni basit karılarla aldatıyor.
-Sen de onu aldatıyorsun.
-Onun yüzünden beni yalnızlığa o itti yoksa ben öyle biri değilim ama benimle yeterince ilgilenmiyor.
-Sürekli ben ben dediğinin farkında mısın? Başka kimseyi dinlemiyor konuşturmuyorsun. Belki de adam o basit dediğin kadınlarla konuşabildiği için onlarladır.
-Nasıl yani?
-Bu gittiğin seminerlerde paranızı alıp size ne veriyorlar bilmiyorum ama ben olsam sürekli kendini düşünmeyi ve kendinden bahsetmeyi kes de biraz da etrafındakileri dinle derdim. Sen sadece kendine odaklamışsın başka kimseyi görmüyorsun. Muhtemelen kaçamak yaptığın adamlarla da aynı şey oluyor benle başlayan cümlelere boğuyorsun adamları onlar da seni bir daha aramıyorlar.
-Ben bencil bir insan değilim.
-Bencillik değil ben merkezcilik bu. Dünya senin için var sanıyorsun ama öyle değil başkalarını da dinle onların sorunlarına da çare ol olamasan da yanında ol. Herkes senin için yaşamıyor. Konu sen olunca konuşuyorsun başkası olunca konuyu kendine getiriyorsun.
-Bilmiyorum sanmıyorum BENİM! randevum var geç kalıyorum.
-Bu sefer kendinden ve sorunlarından daha az bahset belki uzun süren bir ilişki olur.
Söylediklerime bozulup gitti ama söylediklerim gerçekti bu adam da onu aramayacak yatacak bu nasıl kadın ben neye denk geldim deyip kaçacak ya da beni dinleyip karşısındakinin kendisi için var olan biri değil de bir birey olduğunu hatırlayıp ona göre davranacak seçim onun.
O değil de ben asıl yaşam ve ilişki koçluğu kursuna gideyim baya gelecek var bende seminerlerim olay olur...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder