Ben mi bugün ne yapacağım? Bugüne özel bir planım yok hava güneşli gibi çıkıp dolaşacağım, yürüyüş, alış veriş, Nuri'ye hediye alırım o da bana alır özel günlerde. Reklamlardaki sevgi günü saçmalığını çok tutmadım insanları tüketmeye itiyor ama evet hayatınızda sevdiklerinizin olması, dostlarınızın varlığı önemli. Sevgili geçici gerçek dostlar baki çünkü. Bugün bana gelen telefon, mesaj, çiçek ve barışma tekliflerini yanıtlarım. Bir türlü ayrıldığımızı idrak edemeyen eski birkaç sevgilime biz artık arkadaşız ama hikayesini anlatırım. Bir türlü yakamdan düşemediler gitti. Hoşlandığım bir adam var bugün doğum günü ama aynı işteyiz ve ciddi bir dil sorunumuz var yani o ilişki yürümez yine de doğum gününü kutlar hafiften flörleşirim ne yapalım ölelim mi heyecan şart. Bana tedavim yüzünden seks yasak hiç de sorun etmiyorum idrar yollarımı üşütmüşüm antibiyotik devam ediyor bu yüzden bu güne ve özellikle geceye özel sevişme tekliflerini geri çeviririm. Nedenini soranlara açıklama falan da yapmam nasılsa anlamayacak saçma sapan çareler üretecekler. Akşam Nuri ille de film izleyelim derse izlerim ama benim tercihim bugüne özel vıcık vıcık aşk filmleri olmaz yine de çoğunluğa uyarım.
Bir de aklıma gelen bir sevgililer günü anısı anlatacağım. Yıllar önce biriyle beraber yaşıyordum artık nişanlı sayılırdık hatta evlilik hazırlıkları yapıyorduk. O sıralarda tabii bana bu ciddiyet ve sorumluluk basmaya başlamışken genç bir çocukla tanıştım iş yerimden ve onunla olmaya başladım. Çocuk ciddi toydu ben ilk ilişkisi gibiydim ama nasıl olduysa baya vurulduk birbirimize. Sürekli kıskanıyor, nişanlımdan ayrılmam için ısrar ediyor falan. Bir gün eve geldim o gün de sevgililer günü, telefonu çıkarttım ve bu çıtır sevgiliyi aramak için kulağıma götürdüm. Sevgililer gününü kutlayacağım bana yine anlamsız kıskançlık kaprisi yapmıştı hesapta gönlünü alacağım. O zaman da ne kadar sabırlıymışım şimdi olsa hadi len der tekmeyi basarım. Aradım meşgule attı. Mesaj yazarken içeriden sesler geldiğini fark ettim. Nişanlım işte olmalıydı ama izin almış bana sevgililer günü sürprizi hazırlamıştı. Beyaz şarap, hoş bir müzik, hediyeler, mumlar. İçeri şaşkınca gittim ve gülümsedim ama aklım hala genç sevgilimdeydi ne büyük nankörlük benimki de aşk insanı hem aptal hem de düşüncesiz kılıyor. Olaya adapte olmaya çalıştım, koltuğa otırdum elimde şarap kadehim gözüm nişanlımın otırduğu koltuğun altındaki prezervatif kağıdına takıldı. Genç sevgilimi o yokken eve atıyordum ve o bizim kullandığımız prezervatiften kalanlardı. Eğilip alamadım, öylece ona baktım ve kendimi cidden çok kötü hissettim çünkü karşımdaki adam bunu hak etmiyordu. Evet ilişkimizde tutku yoktu düzdü ama güvenliydi ve beni seviyordu. Bense her arızalı kadın gibi zorlanmak, tutkulu sevişmeler, acı çekmek, kıskanmak, kıskanılmak, uğraşmak ve aşkı bu haliyle sonuna kadar yaşamak istiyordum bunu da o zamanlar o dengesiz velet sağlıyordu.
İkisinden de ayrıldım. Velet beni üzdü ben eski nişanlımı. Pişman değilim ikisiyle de mutlu olamazdım. Demek istediğim şu önce kendinize dürüst olun ve bugün ille birinin yanında olacaksanız hak eden, gerçekten sevdiğiniz kişi olsun ille de biri olsun diye görüştüğünüz kişi değil.
Nice Sevgililer Gününe...Bayan ve erkek okurlarım unutmayın yalnız değilsiniz burada her zaman sizin için yazan bir sevgiliniz var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder