Soru ve yorumlar için madammarin@gmail.com

28 Aralık 2016 Çarşamba

Yerine Yine Oturmadı Bir Parçası Aşkımızın

 Evimde üç kişi yaşama durumum devam ediyor. Şu sıra eve birini atmaya kalksam mümkün değil yani o derece dipdipeyiz. Minel, işine devam ediyor prova mankenliğine, Stavros da haftanın dört gecesi sahne alıyor. Geçen hafta Minel, Nuri, birkaç arkadaş daha izlemeye gittik akrabam diye demiyorum çok yetenekli. Minel için de yazdığım bir reklamda küçük bir rol ayarladım öyle görünüp iki mimik yapacaktı hevesini alsın kendini tartsın istedim. Giderken havalara uçtu ama döndüğünde "Marinciğim oyunculuk bana göre değil çok yoruldum." dedi. Ne sanmıştı acaba, bak o kadar adamla boşuna yattın demedim zaten üzülmüştü kız ama gözlerinde başka bir hedefe dümen kırmış korsan bakışı vardı bir yerleri yağmalayacak belli ve sanırım bu yer yeni iş yeri neyse mutlu olsun da gerisinden bana ne.

Stavros, duştan beline doladığı havluyla çıkıp etrafta dolanmasa sıcak aile ortamından memnunum aslında ama o böyle adonis kaslı Yunan tanrısı Adonis gibi dolandıkça ben Minel'i zor zapt ediyorum peki beni kim zapt edecek? Bendeki şansa bak hayatımda şöyle bir adam yemedim evimde yaşıyor elimi uzatsam dokunurum ama akrabam gel de aramızdaki kan bağına sövme şimdi. Minel, üşenmemiş soy ağacımızı çıkartmış bana gösterdi "bak Marinciğim Stavros la benim alakam yok o senin akraban." diye. Kandıramıyorum da artık kızı o kadar salak değil "evet ama akraban sayılır beraber birbirimizi İstanbul da destek oluyoruz." Diye bir Türk filmi girizgahı yaptım ama etkilenmedi, yiyecek gibi bakıyor her fırsatta bahaneyle dokunuyor çocuğa ben de bu kızın yemeğine ne koysam da Stavros u kurtarsam diye düşünüyorum. Hiç Türk kadınıyla olmamış garibim başına neler gelir haberi yok.

Nuri de kurabiye canavarı oldu kurabiye yapıp yapıp bize geliyor "bak Stavros Kavala Kurabiyesi yaptım sana" diye sevimli bir suratla uzatıyor Stavros a o da yiyor da kibarlıktan bunun Kavala Kurabiyesiyle ne ilgisi var demiyor. Şiş şekli bozuk kahverengi kurabiyeler nerede bizim Kavala Kurabiyeleri nerede ama tadını iyi tutturuyor çayla iyi gidiyor. Bana bunca yıldır bir kere kurabiye yapmışlığı yok Nuri efendinin gel de sinir olma. Ayrıca apartmandaki yollu Sinem de bize dadandı. "Ay Marinciğim işler nasıl görüşemiyoruz." diye dalıyor akşamları sanki daha önce görüşüyorduk. Ben bu kızın kaç numarada oturduğunu bile yeni öğrendim. Geçen sene sevgilisiyle gürültülü sonu polisli biten bir kavga yaşadı da oradan dikkatimi çekti. Nuri nin anlattığına göre çapkınmış hatta evinden ikişer üçer adam çıkarmış. Ben de çapkın geçiniyorum ya ayıp bana ayıp. Bu Sinem de etek demeye bin şahit isteyen minisini giyip çarpık bacaklarını ortaya döküp ve bir de o sarkık göğüslerini açıp dalıyor bizim eve. Hep derim çok mıncıklatmayacaksın memeleri sonra sarkar benim büyük ama dik neden çünkü pek elletmem sevmiyorum oraya takılıp başka yerleri ihmal ediyor erkekler hem.

Ben de bu misafir yoğunluğunda Stavrosumu korumaya çalışıyorum bir yandan da Minel i hem zapt edip hem de hayatını sorguluyorum yine birileri kızı kandırıp faydalanmasın diye. Nuri ye yapma etme benim akrabam o diyorum o da ben bu Stavrosu yerim diyor of. Sinem desen bambaşka bir tehlike bununla sevgili olsa Stavros u akrabalıktan afaroz ederim  bu nedir ya. Geçen Noel di malumunuz kutladık gelen telefonlar, ben Yunanistan daki akrabalarla konuştum Stavros çevirdi çat pat Yunancayla ne konuşayım yine ev tıklım tıkış birkaç arkadaş da geldi. Artık kapının çalması bana doğal geliyor kim diye merak bile etmiyorum. Stavros açtı kapıyı ben hala telefondayım derdimi Kavala daki bir kuzenime İngilizce_Yunanca karışık anlatmaya çalışırken bir söz öbeği dikkatimi çekti. Stavros kapıdaki adama "Marin içeride ben burada yaşıyorum onunla" dedi Türkçesi yeterli değil bu kadar anlatabildi karşısındaki ses de "Anlıyorum selam söyleyin." Dedi. Ses onun sesiydi...

Hemen ayağa fırladım kapıya koştum Cihan elinde bir paket kapımda Stavros'u da sevgilim sandı böyle adamı evimde görünce ne sansın halbuki evlensem nikah tutmaz kan bağlı akrabam adam.
-Cihan hoş geldin girsene.
-Rahatsız etmeyeyim buradaki evimi satıyorum da geçerken de sana bunu bırakayım dedim.
-Nedir bu?
-Küçük bir hediye size iyi eğlenceler.
Stavros a kaçamak bir bakış attı saf Satvrosum da o sırada kolunu omzuma attı. Cihan da onu iyice sevgilim sandı, döndü gitti. Ben öylece kaldım acaba mesajla o benim akrabam desem mi o zaman iyice zavallı görünmem mi? İyi de Stavros sevgilim değil ki gerçi Cihan da değil neyi açıklıyorsam?
Pakette mi? Sevgiliyken ve beraber yaşarken çekilmiş bir fotoğrafımızı puzzle yaptırmış açarken birkaç parçası döküldü o kalabalıkta onu bulmakla uğraştım ama bir türlü bir parçayı yerine oturtamadım tıpkı ilişkimizde olduğu gibi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kimler Geldi Kimler Geçti

   Kimler Geldi Kimler Geçti… Benim hayatımdan değil oralara hiç girmeyelim.   Netflix’teki diziden bahsediyorum. Serenay Sarıkaya’nın Leyla...