Geçen gün tamamen başkasına yardım etmek için bir adamla buluştum. Adam, Karadenizli hani her devrin adamı denilen, omurgasız, rüzgar nereden eserse oraya dönen, kıtipiyoz bir tip. Rukiye'ye iş lazım, çevrem var yardımcı olurum dedi. Evimin yakınındaki cafeye çağırdım Rukiye gelemedi. İyi ki de gelmedi kesin adamı döverdi. Adam içeri girdi ve birbirimize ilk anda sinir olduk. O benden hoşlanmadı, ben ondan tiksindim. Enerjisi, hali, tavrı o kadar itici ki. Bir de ne dediği anlaşılmıyor. Oradan oraya atlıyor, bir şey anlatıyor gibi görünüyor ama hiçbir şey anlatmıyor. Gümrükle ilgili bir işten bahsetti daha doğrusu bahsetmeye çalıştı. Rukiye zaten anlamaz gümrük mümrük, bir ara CHP den aday olucam dedi. Bu omurgasız topaç CHP tarafına geçiyorsa demek ki seçimlerde alacaklar. Daha önce de Ak partiden beslenmiş ama onlar bitmiş. Dedim ki senin bir düşüncen, ideolojin yok mu. Yüzüme birbirine yakın iğrenç gözleriyle boş boş bakıp yok dedi. En azından ne mal olduğunu saklamıyor. Gözlerin çok güzel, sevgili olur muyuz da dedi. Ne saçmalıyorsun sen amca hadi eyvallah dedim, kalktım. Arkamdan da bana mesaj göndermiş beğenmedim seni sevgili olamayız diye. Ölür müsün öldürür müsün? İnsan diye geziyor bunlar işte.
Eve geldim can sıkıntısı ne izlesem diye bakıyorum Blu Tv deki Bonkis e tıklamış oldum. Sıkılırım başında kapatırım dedim ama başroldeki kendini oynayan Deniz, o kadar içten geldi ki iki sezonu bir gecede bitirdim. İkinci sezonda Deniz'e giren bir Hoca var. Dört kere orgazm olmasını sağlayan, diziyi izleyenler anladı, izlemeyenler de şansına küssün ya da izlesinler. Bu hoca Deniz'e çaktıktan sonra, tam olarak ertesi gün bambaşka birine dönüyor. Aslında kendi öz kişiliğine dönüyor. İlgili, şefkatli, komik ve vaatlerde bulunan adamdan, soğuk ve umursamaz aşağılık herife yani. Tanıdık geldi mi hanımlar? Peşimizde koşar, iltifatlar yağdırır, seninle geleyim der, hep yanındayım der, hayatının erkeği gibi hissettirir. Tamam seks de iyidir ama sonra ah o sonra. İşte Deniz'e de o sonra oluyor ve Hoca, karakterin adını hatırlamıyorum ya da hiç geçmiyor doktor diye hoca deniyor, adam jinekolog, neyse hoca buna ben seninle gelemem, buradan geçersen uğra bir daha çakayım benzeri bir şey söyleyip başından savıyor. İki ayrı kişilik, iki ayrı adam. Arkadaşları da bu tavra aşk bombası diyor. Çoğumuzun başına gelmiştir ilk kez duymuş gibi bakmayın bana. Suç kimde? Bizde tabii. Hemen hayallere kapılmalar, büyük aşk yaşıyor modları, kollarında kendini kaybetmeler bir de seks sonrası sadece biz hatunların salgıladığı o Allah'ın cezası hormon; oksitosin. Bunlar bir araya gelince hoca gibi adamlar bizi bombalayıp kaçıyorlar. Biz de dağılan parçalarımızı toplayıp, bir daha bunlara kanmam dedikten kısa süre sonra yine bombalanıyoruz. Amaaan zevk alıyorsak mesele yok.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder