Hafta sonu beni okumayı seviyorsunuz, biliyorum. hadi bizi ilgilendiren bir konuya değin madam diyorsunuz onu da biliyorum bu yazımda ortamın sıcaklığının sekse etkisini yazıyorum. Aslında seske değil direk size etkisini. Eveeeeet seo aramaları için taze taze ilk paragrafta seviştiğiniz odanın sıcaklığı nasıl olmalı? Elbette ne çok sıcak ne de çok soğuk olmamalı, orta karar bir ayarda, rahat hareket edecek bir ısıda olmalı.
Geçenlerde biriyle beraber oldum kimmiş, neymiş, nasılmış, hangi pozisyonlarmış önemli değil. Anlatmaya değer bulmuyorum en azından. Uyandım sabaha karşı; olayın etkisiyle hemen anlamamışım demek, ev bir soğuk ben zaten iççamaşırlıyım, bildiğiniz titriyorum. Yanımda yatana da sarılacak kadar derin hisler beslemiyorum ama mecburen sarıldım; tamamen ısınmak amaçlı. Bu da bir havaya girdi ben sarılınca, artık erkeklik mi sahiplenme mi nesi kabardıysa, canım cicim, aşkım demeye başladı, o gazla bir posta daha attık ki hiç canım istemiyordu; inanın o da ısınmak için ama ev o kadar soğuk ki, ne sarılmak, ne ekstra posta, ne üzerimizdeki çift battaniye bir işe yaramadı. Kalktım, sabah daha aydınlanmamış hava, el yordamı giysilerimi buldum, kazağımı giydim altımda sadece don, geri yattım, bir nebze ısınır gibi oldum. Bir de işin ilginci ben bir buz kalıbına dönüşmüşken, bu adam sıcacık! Yapıştım adama, ayaklarımı da kasıklarına kadar dayadım, o buz gibi ayaklar ısınana kadar epey zaman geçti. Ertesi gün ciddi kasık ağrısı çekmiştir. Hava aydınlandı, ben uyandım, yatakta ısındım sayılır ama ev soğuk. Kalktım, pantolonumu giydim; tuvalete gittim, yüzümü yıkadım ama orası daha da buz. Hay ben senin evinin... Bu kalktı sakin sakin, kahvaltı hazırlıyorum hayatım dedi. Yok benim çok acelem var dedim kaçtım. Emin olun eve gidip de sıcak havalandırmamı açıp karşısına oturana kadar ısınamadım ki evim gayet sıcaktır. Sonra acaba söylese miydim diye kendimi yedim. Arkadaş fakir misin değilsin evin gayet iyi bir semtte, mesleğin de iyi o zaman neden kutup ayısı gibi buz gibi evde yaşıyorsun, hayır şişko da değil ki yağlarından üşümüyor desem. Sen üşümüyorsan da kadını düşünsene, bu ne öküzlük? Dondum bildiğin dondum geri zekalı. Nasıl sinirlendim durdukça, bir yandan da burnum akıyor, hasta oluyorum. Ben senin dedim, ilk mesajda ya da aramada belasına kayıcam. Yazdı iki saat sonra ne yapıyorsun bebeğim? bebeğin ağır grip oldu yazdım. Aaa üzüldüm gel sana çorba yapayım. yazmış şaka gibi, ben senin evinde hasta oldum zaten çorbaya gelip zatürre olamam yazdım. Söyleseydin üşüdüğünü kombiyi açardım yazmış kazma, cevap vermedim. Ben de arızalı mı , parası yok da faturayı mı ödeyemedi utandırmamak için bir şey söylemedim, dondum sabaha kadar. Elbette bu düşüne yoksunu buz devri insanıyla bir daha görüşmeyi düşünmüyorum. Çok mu kolay adam harcıyorum? Evet belki, harcayacak çok var ondandır.
Bu arada durum bunun tam tersi olduğunda da çok dellenirim. Yaz geliyor kliması olmayan ev kalmasın, ya da sevişmeyin o kadar!
Geçenlerde biriyle beraber oldum kimmiş, neymiş, nasılmış, hangi pozisyonlarmış önemli değil. Anlatmaya değer bulmuyorum en azından. Uyandım sabaha karşı; olayın etkisiyle hemen anlamamışım demek, ev bir soğuk ben zaten iççamaşırlıyım, bildiğiniz titriyorum. Yanımda yatana da sarılacak kadar derin hisler beslemiyorum ama mecburen sarıldım; tamamen ısınmak amaçlı. Bu da bir havaya girdi ben sarılınca, artık erkeklik mi sahiplenme mi nesi kabardıysa, canım cicim, aşkım demeye başladı, o gazla bir posta daha attık ki hiç canım istemiyordu; inanın o da ısınmak için ama ev o kadar soğuk ki, ne sarılmak, ne ekstra posta, ne üzerimizdeki çift battaniye bir işe yaramadı. Kalktım, sabah daha aydınlanmamış hava, el yordamı giysilerimi buldum, kazağımı giydim altımda sadece don, geri yattım, bir nebze ısınır gibi oldum. Bir de işin ilginci ben bir buz kalıbına dönüşmüşken, bu adam sıcacık! Yapıştım adama, ayaklarımı da kasıklarına kadar dayadım, o buz gibi ayaklar ısınana kadar epey zaman geçti. Ertesi gün ciddi kasık ağrısı çekmiştir. Hava aydınlandı, ben uyandım, yatakta ısındım sayılır ama ev soğuk. Kalktım, pantolonumu giydim; tuvalete gittim, yüzümü yıkadım ama orası daha da buz. Hay ben senin evinin... Bu kalktı sakin sakin, kahvaltı hazırlıyorum hayatım dedi. Yok benim çok acelem var dedim kaçtım. Emin olun eve gidip de sıcak havalandırmamı açıp karşısına oturana kadar ısınamadım ki evim gayet sıcaktır. Sonra acaba söylese miydim diye kendimi yedim. Arkadaş fakir misin değilsin evin gayet iyi bir semtte, mesleğin de iyi o zaman neden kutup ayısı gibi buz gibi evde yaşıyorsun, hayır şişko da değil ki yağlarından üşümüyor desem. Sen üşümüyorsan da kadını düşünsene, bu ne öküzlük? Dondum bildiğin dondum geri zekalı. Nasıl sinirlendim durdukça, bir yandan da burnum akıyor, hasta oluyorum. Ben senin dedim, ilk mesajda ya da aramada belasına kayıcam. Yazdı iki saat sonra ne yapıyorsun bebeğim? bebeğin ağır grip oldu yazdım. Aaa üzüldüm gel sana çorba yapayım. yazmış şaka gibi, ben senin evinde hasta oldum zaten çorbaya gelip zatürre olamam yazdım. Söyleseydin üşüdüğünü kombiyi açardım yazmış kazma, cevap vermedim. Ben de arızalı mı , parası yok da faturayı mı ödeyemedi utandırmamak için bir şey söylemedim, dondum sabaha kadar. Elbette bu düşüne yoksunu buz devri insanıyla bir daha görüşmeyi düşünmüyorum. Çok mu kolay adam harcıyorum? Evet belki, harcayacak çok var ondandır.
Bu arada durum bunun tam tersi olduğunda da çok dellenirim. Yaz geliyor kliması olmayan ev kalmasın, ya da sevişmeyin o kadar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder