Bana danışmak için aylardır uğraşan, oldukça da iyi bir kariyeri olan bir bey var. Ben de kenardan köşeden kurslara, seminerlere gidiyorum tam olarak ne olacağımı bilmeden yapıyorum bunu ama hoşuma gidiyor insanlara yardım etmek ve fikirlerimi söylemek. İki saat danışmak için epey de yüksek bir ücret teklif etti. Önce bu başka bir beklentiye kapılmaz değil mi diye bir korkuya kapılmadım dersem yalan olur ama buluşacağımız yer lüks bir restoran, bana saldıracak değil ya en kötü iki laf eder kalkar giderim dedim.
Buluştuk, çok şık, kibar bir adam. Beni görünce şaşırdı, anladım. Kesin daha yaşlı, daha bilmiş görünen bir kadın bekliyordu.
-Çok gençmişsiniz. Diyerek de bu beklentisini kelimelere döktü.
-Göründüğüm kadar genç değilim. Dedim ben de.
Konuya girmekte hem sabırsızlanıyor hem de çekiniyordu. İçimden dua etmeye başladım ne olur köle, sadist, bdsm adı her neyse o eğilimlerde olmasın diye. Böyle kariyer sahibi adamlarda ne yazık ki bu tür bir durum söz konusu oluyor. Dominantlıkları arttıkça aşağılanmak istiyorlar. Benim de bu konularda vereceğim bir tavsiyem ya da önerim yok, anca psikoloğa git ya da saçmalama normal ol derim çünkü böyle yaşayan adam ve kadınların gerçekten ciddi sorunları olduğunu ve çok mutsuz olduklarını gördüm.
-Nedir bana danışmak istediğiniz konu?
-Ben çok mutsuzum Marin. Bu öyle bir mutsuzluk ki bir virüs olsaydı şimdiye ölmüştüm.
-Nedir sizi aslında mutsuz eden?
-Bilmiyorum. İki harika çocuğum, güzel bir karım, iyi bir işim var. Sayılan, sevilen biriyim ama bunların hiçbiri beni mutlu etmiyor.
-Mutluluk çok abartılıyor bence. Herkes bir mutlu olma peşinde, sevenlerinizin hayatta olması bile yeter mutlu olmaya. Seneye biri hayatınızdan eksilebilir ve benim hiç derdim yokmuş, oysa ne kadar mutluymuşum diyebilirsiniz.
-Haklısınız Marin. Bunları ben de çok düşünüyorum. Mutsuzluğumun kaynağını bulursam belki çözümünü de bulurum diyorum.
-Mutsuzluğunuzun kaynağı belli. Çok kusursuzsunuz. İstediğiniz her şeye sahipsiniz, amacınız yok ya da kalmamış bu da sizi mutsuz ediyor.
-Aşık olsam mutlu olur muyum sizce?
-Hayır ama heyecan hayata yeniden bağlanmanızı sağlayabilir.
-Ben bu heyecanı farklı şekilde tatmaya karar verdim. Hemen arkanızdaki beyle anlaştım, onunla bir otele gidip beraber olacağım. Siz de gelip beni izlerseniz, kendimi çok daha güvende ve iyi hissedeceğim.
Şaşırdım mı? Tabii ki hayır. Ne dedim size ya köle çıkacaktı ya da ona yakın bir şey. Aşağılanmak istiyordu. Becerilmek de bir tür aşağılanmaktı yoksa derdi seks bile değildi eminim. Arkamı dönüp baktım, gençten, kirli sakallı biri oturuyordu. O da parasının peşindeydi gay olduğunu hiç sanmıyorum.
-Bu mu sizi mutlu edecek?
-Bilmiyorum eder mi?
-Anal seks eder tabii, o an için epeyce eder hemde özellikle de yapan iyi yapıyorsa ama eşcinsel eğiliminiz yoksa yapmayın derim ben, sonrasında daha kötü hissedebilirsiniz.
-Hayır hayır kesinlikle gay değilim sadece heyecan istiyorum.
-Tamam deneyin o zaman, korunun da mutlaka.
-İzlemeyecek misiniz?
-Dürüst olmak gerekirse gay porno izlemeyi severim ama canlısı pek ilgimi çekmedi. Belki oyuncular da çok gözüme hitap etmediğindendir.
-Siz beni yargılamazsınız sanıyordum.
-Yargılamıyorum, izlemek istemiyorum diyorum ve bunun sizi mutlu edeceğini de sanmıyorum.
-Bu adam tarafından becerilip, sonra karımın çocuklarımın yüzüne bakmak istiyorum.
-Mükemmel hayatıma bir tepki diyorsunuz ama bunu kimse bilmeyecek, üçümüzden başka.
-Evet.
-Siz kararınızı vermişsiniz, umarım keyif alırsınız.
-Başka bir öneriniz yok mu?
-Var, girerken kasmayın girdikten sonra hafif kasın daha çok zevk alırsınız.
Gitmek için hazırlanıyorum.
-Paranızı almadınız.
-Çok yardımcı olamadım sanki.
-Hayır sandığınızdan daha çok oldunuz.
Zarfı uzatıyor, alıyorum. Bu saçma konuşma için yol da dahil iki saatimi harcadım çünkü. Geçerken de müstakbel analcıya göz ucuyla bakıyorum. Görevine hazır şekilde bekliyor. Bu danışma konusunda ne şaşırdım ne de garipsedim. Bana ne danışacaktı başka diye düşündüm ama keşke kendi derinlikleri hakkında değil de daha derin bir konuda danışsaydı. Bence hiç zevk alamayacak.
Buluştuk, çok şık, kibar bir adam. Beni görünce şaşırdı, anladım. Kesin daha yaşlı, daha bilmiş görünen bir kadın bekliyordu.
-Çok gençmişsiniz. Diyerek de bu beklentisini kelimelere döktü.
-Göründüğüm kadar genç değilim. Dedim ben de.
Konuya girmekte hem sabırsızlanıyor hem de çekiniyordu. İçimden dua etmeye başladım ne olur köle, sadist, bdsm adı her neyse o eğilimlerde olmasın diye. Böyle kariyer sahibi adamlarda ne yazık ki bu tür bir durum söz konusu oluyor. Dominantlıkları arttıkça aşağılanmak istiyorlar. Benim de bu konularda vereceğim bir tavsiyem ya da önerim yok, anca psikoloğa git ya da saçmalama normal ol derim çünkü böyle yaşayan adam ve kadınların gerçekten ciddi sorunları olduğunu ve çok mutsuz olduklarını gördüm.
-Nedir bana danışmak istediğiniz konu?
-Ben çok mutsuzum Marin. Bu öyle bir mutsuzluk ki bir virüs olsaydı şimdiye ölmüştüm.
-Nedir sizi aslında mutsuz eden?
-Bilmiyorum. İki harika çocuğum, güzel bir karım, iyi bir işim var. Sayılan, sevilen biriyim ama bunların hiçbiri beni mutlu etmiyor.
-Mutluluk çok abartılıyor bence. Herkes bir mutlu olma peşinde, sevenlerinizin hayatta olması bile yeter mutlu olmaya. Seneye biri hayatınızdan eksilebilir ve benim hiç derdim yokmuş, oysa ne kadar mutluymuşum diyebilirsiniz.
-Haklısınız Marin. Bunları ben de çok düşünüyorum. Mutsuzluğumun kaynağını bulursam belki çözümünü de bulurum diyorum.
-Mutsuzluğunuzun kaynağı belli. Çok kusursuzsunuz. İstediğiniz her şeye sahipsiniz, amacınız yok ya da kalmamış bu da sizi mutsuz ediyor.
-Aşık olsam mutlu olur muyum sizce?
-Hayır ama heyecan hayata yeniden bağlanmanızı sağlayabilir.
-Ben bu heyecanı farklı şekilde tatmaya karar verdim. Hemen arkanızdaki beyle anlaştım, onunla bir otele gidip beraber olacağım. Siz de gelip beni izlerseniz, kendimi çok daha güvende ve iyi hissedeceğim.
Şaşırdım mı? Tabii ki hayır. Ne dedim size ya köle çıkacaktı ya da ona yakın bir şey. Aşağılanmak istiyordu. Becerilmek de bir tür aşağılanmaktı yoksa derdi seks bile değildi eminim. Arkamı dönüp baktım, gençten, kirli sakallı biri oturuyordu. O da parasının peşindeydi gay olduğunu hiç sanmıyorum.
-Bu mu sizi mutlu edecek?
-Bilmiyorum eder mi?
-Anal seks eder tabii, o an için epeyce eder hemde özellikle de yapan iyi yapıyorsa ama eşcinsel eğiliminiz yoksa yapmayın derim ben, sonrasında daha kötü hissedebilirsiniz.
-Hayır hayır kesinlikle gay değilim sadece heyecan istiyorum.
-Tamam deneyin o zaman, korunun da mutlaka.
-İzlemeyecek misiniz?
-Dürüst olmak gerekirse gay porno izlemeyi severim ama canlısı pek ilgimi çekmedi. Belki oyuncular da çok gözüme hitap etmediğindendir.
-Siz beni yargılamazsınız sanıyordum.
-Yargılamıyorum, izlemek istemiyorum diyorum ve bunun sizi mutlu edeceğini de sanmıyorum.
-Bu adam tarafından becerilip, sonra karımın çocuklarımın yüzüne bakmak istiyorum.
-Mükemmel hayatıma bir tepki diyorsunuz ama bunu kimse bilmeyecek, üçümüzden başka.
-Evet.
-Siz kararınızı vermişsiniz, umarım keyif alırsınız.
-Başka bir öneriniz yok mu?
-Var, girerken kasmayın girdikten sonra hafif kasın daha çok zevk alırsınız.
Gitmek için hazırlanıyorum.
-Paranızı almadınız.
-Çok yardımcı olamadım sanki.
-Hayır sandığınızdan daha çok oldunuz.
Zarfı uzatıyor, alıyorum. Bu saçma konuşma için yol da dahil iki saatimi harcadım çünkü. Geçerken de müstakbel analcıya göz ucuyla bakıyorum. Görevine hazır şekilde bekliyor. Bu danışma konusunda ne şaşırdım ne de garipsedim. Bana ne danışacaktı başka diye düşündüm ama keşke kendi derinlikleri hakkında değil de daha derin bir konuda danışsaydı. Bence hiç zevk alamayacak.