Uzun süredir görüşmediğim oldukça da hoş bir bey tarafından arandım geçen gece. Yalnızım, malum bir süredir ikinci kadınım. Gündüzleri aşkın dorğuğundayken geceleri kukumav modundayım ( yani tek başıma oturuyorum kuku ile alakası yok.) Durum böyle olunca, arkadaşlarımdan ses çıkmayınca, sıkıntıdan patlamak üzereyken ''hadi çık gel laflarız'' dedim der demez de pişman oldum çünkü Cihangirli Cihan'ı aldatmak istemiyorum. O her gece karısının kollarında uyusa da ben nedense pek bir sadık hal ve hareketler sinsilesiyim.
Neyse çıktı geldi, vücut desen yerinde, karizma o biçim, tip gayet hoş eski Madam Marin olsa bu adamı daha kapı eşiğinde yemeye başlar ama malum yeminim var yemem; oturduk, çay, kahve, sohbe, muhabbet... Sevgilisi varmış ama onu anlamıyor ve en çok istediği şeyi bir türlü yapmıyormuş. Nedense aklıma anal seks geldi ama yanılmuışım. Kızımız bu yakışıklıyı kırbaçlamıyormuş, ama o kırbaçlanmak istiyormuş. Buyur buradan yak.
"Beni bir tek sen anlarsın dedim ve sana geldim. Beni kırbaçlar mısın?"
"Neden ben sadist gibi mi görünüyorum sana?"
"Hayır sen kuralsızsın, rahatsın, takmazsın, tabuların yok hem aramızda duygusal bir şey de yok dolayısıyla zarar görecek bir ilişki de yok."
"İlişkim zarar göreceğine ben zarar göreyim diyorsun, anladım."
Çantasından getirdiği kırbacını çıkartıp elime tutuşturdu bu sırada da gömleğinin düğmelerini açtı. Ah o kaslar, o seksi sırıtışı, dudakları da pek bir hoş hani ama benimle duygusal düşünmediği için kırbaç verdi ya elime, hem ben Cihan'ımla mutluyum tamam geceleri gidiyor ama en azından kırbaçla beni demiyor, bu ne yahu. Arkasını döndü kollarını çarmıha gerilmiş gibi açtı.
"Hadi aşkım kırbaçla beni."
Bir tane indirdim "daha sert" dedi. Bir daha vurdum "hiç gücün yok senin" dedi. Daha sertçe vurdum "of çok ruhsuzsun" dedi. " peki sana iyi gelecek birini tanıyorum." dedim. Nuri'yi aradım şansıma evde ve yalnızmış, bizim yakışıklıyı onun dairesine götürdüm. Nuri, adamı görünce ağzının suyu aktı ben de kulağına "sert ol, sert seviyor." Dedim, kırbacı da Nuri'ye verdim. Kadın kılığında, 1.90lık Nuri, bütün gece adamı hem kırbaçladı hem de evire çevire yedi çığlığını dairemden bile duydum. Beni ruhsuzlukla suçladı Nuri ruhunu kıçından çekti aldı, bir süre sert sevmeyecek sanki bizim yakışıklı.
Neyse çıktı geldi, vücut desen yerinde, karizma o biçim, tip gayet hoş eski Madam Marin olsa bu adamı daha kapı eşiğinde yemeye başlar ama malum yeminim var yemem; oturduk, çay, kahve, sohbe, muhabbet... Sevgilisi varmış ama onu anlamıyor ve en çok istediği şeyi bir türlü yapmıyormuş. Nedense aklıma anal seks geldi ama yanılmuışım. Kızımız bu yakışıklıyı kırbaçlamıyormuş, ama o kırbaçlanmak istiyormuş. Buyur buradan yak.
"Beni bir tek sen anlarsın dedim ve sana geldim. Beni kırbaçlar mısın?"
"Neden ben sadist gibi mi görünüyorum sana?"
"Hayır sen kuralsızsın, rahatsın, takmazsın, tabuların yok hem aramızda duygusal bir şey de yok dolayısıyla zarar görecek bir ilişki de yok."
"İlişkim zarar göreceğine ben zarar göreyim diyorsun, anladım."
Çantasından getirdiği kırbacını çıkartıp elime tutuşturdu bu sırada da gömleğinin düğmelerini açtı. Ah o kaslar, o seksi sırıtışı, dudakları da pek bir hoş hani ama benimle duygusal düşünmediği için kırbaç verdi ya elime, hem ben Cihan'ımla mutluyum tamam geceleri gidiyor ama en azından kırbaçla beni demiyor, bu ne yahu. Arkasını döndü kollarını çarmıha gerilmiş gibi açtı.
"Hadi aşkım kırbaçla beni."
Bir tane indirdim "daha sert" dedi. Bir daha vurdum "hiç gücün yok senin" dedi. Daha sertçe vurdum "of çok ruhsuzsun" dedi. " peki sana iyi gelecek birini tanıyorum." dedim. Nuri'yi aradım şansıma evde ve yalnızmış, bizim yakışıklıyı onun dairesine götürdüm. Nuri, adamı görünce ağzının suyu aktı ben de kulağına "sert ol, sert seviyor." Dedim, kırbacı da Nuri'ye verdim. Kadın kılığında, 1.90lık Nuri, bütün gece adamı hem kırbaçladı hem de evire çevire yedi çığlığını dairemden bile duydum. Beni ruhsuzlukla suçladı Nuri ruhunu kıçından çekti aldı, bir süre sert sevmeyecek sanki bizim yakışıklı.